Yakup Kadri Karaosmanoğlu-Yaban

Paşanın oğlu olan bir adam savaştayken kolunun birini kaybeder ve artık işe yaramaz olduğunu düşündüğünden o dönemde yanında olan bir adamın köyüne gider ve orada yaşamaya başlar. Ama bu adam askerlik tutkusuyla yanıp tutuşmaktadır. Kendisi bilinçli biri yurtsever ve vatanın bekasını isteyen biridir. Böylece hep savaş durumlarını yakından takip eder durur. Kendisinin yakındığı şey ise köylülerin vatanın bekası için kayıtsız kalmaları ve hatta kurtuluş savaşında Yunanlıların yapmış olduğu propagandaya kanıp onların kendilerine mutluluk getireceğini düşünmektedir. Bu ise adamı içten içe yer bitirir. Bir de şu vardır ki köylülerin yaban dedikleri bu adam köylülerin yaşamından iğrenmekte ve her birini ayrıca küçük görmektedir. Bu adam dışlanmış denecek bir yaşam sürmekteyken bir yunan birliği köyü basmaktadır. Bu birlik köye çok zarar vermez. Sadece azık alıp bir süre köyde kalmaktadırlar. Köy muhtarı ve ağası onlarla iyi geçinmektedir. Bu birlik köyden ayrılır. Bu arada bu yaban adam o küçümsediği köylülerden biri olan bir kıza âşık olur. Onunla evlenmek dahi istemektedir. Ama onu yaban olarak gördüğü için isteksizdir. Üstelik bu yaban artık kaldığı evden çıkar ve tek basına yasamaya baslar. Âşık olduğu kız da onu köye getiren adamın oğludur. Derken köye ikinci yunan birliği gelir.  Ancak bunlar bu sefer köye çok eziyet eder. Bütün mallarını talan eder, evleri yakar yıkar kimisini öldürür. Ve en sonda köyün kızlarını tecavüz etmeye başlar. Bu arada yaban ve aşık olduğu oradan kaçarlar ama sonra kız vurulur orada kalır ve ölür yaban ise oradan uzaklaşır nereye gittiği bilinmez.