Mikszath-Konuşan Kaftan

Osmanlı sultanı hâkimiyeti bölgesindeki ve Tatar Türklerinin çoğunlukta olduğu bölgeye yakın bir Macar kenti sürekli olarak Türklerin akınına uğramaktadır. Bu durum bazen kentin ileri gelenlerinin kaçırılıp sonra fidye istenmesi ya da kadınların kaçırılması şeklindeydi. Bazen de aracı hiçbir şey olmadan doğrudan yüklü miktarda mal ve para istenirdi. Bu yüzden bu şehre başkan olan herkes ya öldürülür ya da kaçırılırdı. Bunun doğal sonucu olarak da kimse başkan olmak istemezdi. Günün birinde belediye konağında başkan seçimi yapılırken orada geçmekte olan Mihaly Lestyak adında delikanlı onların sözüne karışır. Kimileri ona bu karışmadan kızsa da konuştukları ilgi çekici olduğu için onu da meclise alırlar ve Lestyak belediye başkanı olarak seçilir. Lestyak’ın babası da bir terzidir. Lestyak başkan olur olmaz hemen onlarca öküz ve tay aldırır. Hepsini de bir süsler. Sonra da sultan Mehmet’le evlenmek isteyen kızlardan en güzel 4 tane seçeceğini söyler. Tüm bu işleri yerine getirdikten sonra Lestyak saraya yollanır. Zor da olsa Sultan Mehmet’in karşısına çıkar. Getirdiği mücevher ve tüm hediyeleri gösteren Başkan sultanın ilgisini çekememiştir. Ama Sultan Lestyak’ın getirdiği kızları görünce canlanır. Sultan kendisinin ne istediğini sorunca Lestyak, bulundukları kentte Türkten güç sahibi birinin oraya atanmasını ister. Çünkü bu şekilde onların korumasına sığınacak olup akınlardan bertaraf edeceğini düşünmektedir. Ve ikinci olarak da kendilerinden sonra Sultandan ricada bulunacak olan düşman yan kentlilerin ne dilerse dilesinler dilediklerini yerine getirmemesidir. Sultan birinci dileklerini yerine getirebileceğini ama ikincisi için kesin olarak yerine getireceğine dair verir. Sonradan öğrenilir ki komşu kenttekiler onların kentine bir Türk kurulunun kurulmasıymış. Sultan da dileklerini yerine getirmeyeceğine dair söz verdikleri için kendisinin isteği de yerine getirilmez. Ancak kendilerine süslü bir kaftan hediye edilir. Başkan bu işten dolayı kenti epey bir zarara uğratmış olur. Bu arada sultana vermiş olduğu dört kızı biri olan Czinna oradan kaçıp başkana geri gelir. Ama başkan kasabaya döndüğünde kendisini iyi şeyler beklemediğini bildiği için kızın kılık değiştirerek oradan kaçmasını ister. Geri döndüğünde kendisi hapsedilir. Yeniden düşman askerleri kasabalarına gelip onlardan mal ve para istediklerinde Lestyak’ı hapisten çıkarıp kaftanı giydirirler ve düşman askerlerinin bulunduğu yöne gönderirler. Yolda Lestyak Czinna ile karşılaşır. Czinna Lestyak’ın düşman içine girmesine razı olmaz. Kaftanı kendisi giyer ve düşmanın liderinin karşısına çıkar. Kaftanı gören türk hemen kaftan etekliğini öper ve buyurun der. Czinna ise hemen buradan gitmeleri ve bir daha bu kasabayı rahatsız etmeyin der ve kasaba bu beladan kurtulur. Lestyak kaftanı alarak kasabaya geri döner ve kaftanın gücünü anlatır. Böylece Lestyak yeniden başkan olur ve bir daha kasabaya hiçbir akınıncı gelemez. Gelen herkes kaftanı görünce hemen geri çekilir. Böylece Lestyak çok ün salan muktedir bir lider olmuştur. Üstelik Lestyak Czinna ile evlenmek de istemektedir. Günün birinde Lestyak’ın babası kasabalarına gizlice gelen iki gezgin için bu kaftanın aynısı dikmek ister. Gizlice kaftanı geceleri alıp bu kaftanın aynısını yapar. Ve onu gezginlere yüksek miktarda paraya satmak üzereyken kendisinin ve gerçeğin arasında hiçbir fark olmadığını düşünüp gerçeği gezginlere verir. Ve paraları alır. Sonraki günde yine kasabaya akıncılar gelir ve bu sefer de Lestyak’ın babası kaftanı giyip düşmanı savurmak ister. Ama baba başı kesilmiş halde atın üzerinde kasabaya gönderilir. Çünkü kaftanın üzerinde Şeyhülislamın mührü yoktur. Bunun üzerine işler kızışır ve buna sebep olan kişinin Czinna olduğu ortaya çıkar. Ve idam cezasına çarptırılır. Czinna tam idam edilmek üzereyken atlılar gelip onu kaçırır. Bu kişilerin Lestyak ve adamları olduğu düşünülür. Lestyak ve Czinnadan bir daha haber alınamaz. Ve gerçek kaftan bu olaydan 200 yıl sonra o kasabaya bir antikacının elinde geri döner. Ama kaftanın artık bir değeri kalmamıştır.